Bürümek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Bürümek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Almak, Basmak, Kaplamak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, İstila Etmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Suna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkek Ördek

Şimdice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halen

Yıkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ören, Harabe

Küçücük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufacık

Adlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anmak

Fikirler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efkâr

Damla Taş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıt

Gönül Borcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Minnet, Şükran

Çarpışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak, Vuruşmak

Kendiliğinden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bizatihi, Binefsihi

Her Hâlde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyesin, Sağlam

Getirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek, İletmek, Sağlamak, Sürüklemek

Haricen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dıştan

Tirildemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Titremek

Odbaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Kodak

Rast kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Düzgün, Tesadüf

Mâni Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Engellemek, Önlemek

Dağınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarumar, Karışık, Saçılmış, Savruk, Perişan, Dikkatsiz, Derbeder, Jülide, Pejmürde, Perakende

Kök Salmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş

Cefa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulmetmek

İçtimai Fikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye

Teşri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasama

Teveccüh Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek

Eksiklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Eksi, Kusur, Noksan, Şaibe, Zaaf

Kitabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazıt

Kromozom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyaktaran

Açık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aleni, Belirgin, Açılmış, Serbest, Aşikâr, Berrak, Boş, Çıplak, Münhal, Sarih, Somut, Vazıh, Zahir

Esirgemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Bağışlamak, Himaye Etmek, Sakınmak, Saklamak, Diriğ Etmek

Namus Borcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borç

Garanti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teminat, Güvence

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü