Bebek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Bebek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bebe, Körpe, Çağa

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Mahlas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçme Ad, Tahallüs

Yüzsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Sıkılmaz, Arsız, Vicdansız, Çekinmez, Hayasız

Dingildemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Kuşkulanmak, Oynamak, Sallanmak

Kenar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azletmek

Yas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matem

Varsayım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faraziye, Hipotez

Çiğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Omuz

Derecede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadar

Fakülte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medrese

İmtiyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalık, Muafiyet, Bırakı, Gedik

Yüz Sathı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü

Yaklaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağı Yukarı, Ortalama, Tahminen, Takribî

Zayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp, Yitik, Boş, Yararsız

Namertlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık

Değerbilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyilikbilir, Kadirbilir, Kadirşinas

Denetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Teftiş

Metelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırnık

Tayyareci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçman

Oylaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere, Tezekkür

Şırınga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne, Enjektör

Tefsirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müfessir, Yorumcu, Açıklamacı

Kalın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Dolgun, Kesif, Yoğun

Vesvese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, İşkil, Evham, Kuşku

Çimerlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Plaj

Ölü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenaze, Müteveffa, Mevta, Cansız, Leş, Sönük, Güçsüz, Mefta, Naaş

Kötülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şer

Duymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak

Çakışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak

Fırlangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç

Ünalgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Radyo

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü