Berber kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Berber kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Perukar, Tellak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kesek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezek

Muktezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli

Boğunç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım, Kasvet, Üzüntü

Güçlenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş

Nokta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak, Konu, Yuv, Çekit, Bekçi, Benek, Derece, Gözcü, Nöbetçi, Puan, Radde, Sınır, Yer, Durak

Tutum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Ekonomi, Gidiş, Hâl, Hareket, Hareket Tarzı, Hesap, İdare, İktisat, Seçenek, Şekil, Tavır, Yol

Gelişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkişaf, Nema, Tekâmül, Terakki

Belli Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak

Zariflik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Zarafet

Ilımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtidalli, Mutedil, Orta, Ölçülü, Temkinli, Veznin

Mösyö kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bey, Bay

Amatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, Meraklı, Özengen, Acemi, Beceriksiz

Ayarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dakikleştirmek, Köklemek

Vurma İşareti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpı İşareti

Benimsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Çıkmak, Kabullenmek, Onaylamak, Tesahup, Isınmak, Katılmak, Paylaşmak, Sarılmak, Tutmak

Gümrüksüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak

Tazelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepmek

Terakki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlerleme, Kalkınma, Gelişme, Yükselme

Başkası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diğerleri, Ötekisi, Öbürü

Kayınpeder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata

Sivrilme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz

Tartı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karar, Oran, Ölçü, Vezin, Çeki, Ağırlık

Evliya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ermiş, Eren, Yatır, Veli

Gözü Tok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tokgözlü

Yenirce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Frengi

Kavramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Sıkıca Tutmak, Derk Etmek, Görmek, İhata Etmek, Okumak, Tutmak

Kasınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kramp

Kıyın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulüm

Sarfiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harcama(lar), Gider(ler), Masraf

Düzmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahte

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü