Broşür kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Broşür kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kitapçık, Risale

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İçalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkembe, Sakatat

Takribi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşık

Fezleke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Özet

Mahfil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplantı Yeri, Dernek, Çevre

Kâğıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pusula, Tezkere

Hırgür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Dalaşma, Kavga

Baskül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Kantar

Mana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam

Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın

Gülme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahkaha

Bire Bir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tıpkı

Yuvalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürmek

Kovboy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığırtmaç

Talancı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu

Karın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Göbek, Gönül, İç, Kafa, Mide, Rahim, Yürek

Sıvamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Okşamak, Sıvalamak, Sıvazlamak

Gururlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek, Kibirlenmek, Caka Satmak, Kasıntılanmak, Büyüklenmek, Kabarmak, Şişmek

Dalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cummak, Uyuklamak, Uyumak

İhracatçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcılık

Hamız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asit

Değerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem Vermek, İtibar Etmek

Yaltak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Şakşakçı, Yağcı

Feodal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik

Ahkâm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargı(lar), Karar(lar)

Kardeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birader, Küçük Bacı, Küçük Kardeş

Ödün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taviz, Ödünleme, İvaz, Tavizat

Nefaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefislik, Güzellik, Oflazlık

Acımasızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulüm

Tantanalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Görkemli, Patırtılı

Yabancı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El, Bigâne, Ecnebi, Garip, Haricî, Özge, Yad

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü