Burulmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Burulmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağrımak, Dönmek, Gücenmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Zırdeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın

Pepeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pepe

Badana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahek

Binaenaleyh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bundan Dolayı, Dolayısıyla, Buna Göre, Bunun İçin, Bundan Ötürü, Bunun Üzerine

Sezon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürem, Mevsim, Dönem

Hüzün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Gam, Kasvet, Keder, Sıkıntı

Hande kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülme, Gülüş

Sayılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ad

Mağlubiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenilgi

Gurbetlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet

Muhtemelen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olasıca, Belki, Olabilir

Şaka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek

Baldıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağı Otu, Baldırgan, Şeytantersi, Baldırgan

Ekin Sahası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftlik

Tangırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürüldemek

İttifak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak

Geride Bırakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek

Kamu Oyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Rey

Davranım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış

Sarkıntı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak

Doğu Bilimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsteşrik

Çaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceht, Gayret, Hız, Sürekli Çalışma

Zincir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Demir Bağ, Pranga

Nutuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söylev, Söz

Ejderha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canavar, Ejder, Büyük Yılan

Süreli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrî, Periyodik

Vurulmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Âşık, Meftun

İfade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Tabir, Deyiş

Canlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Dinç, Diri, Faal, Güçlü, Kıvrak, Zinde

Mualla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü