Buyruk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Buyruk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Emir, Ferman, İrade, Egemenlik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Organizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme, Kuruluş, Kurum, Teşkilat, Örgüt

Ümera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amirler, Buyurmanlar

Yumuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tombul

Emanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Can, Mevduat, Ruh, İnam, Vedia

Harcırah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk, Yol Harcı

Eşya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pırtı, Nesne, Gereç, Kayıt, Yük

Mantıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Mantıki

Dağ Bayır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır

İlçebay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaymakam

Düşkünlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İptila, Merak, Zaaf, Zül

Basma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gübre, Matbu, Tezek

Münteha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son

Yaraştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tensip

Hüsün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzellik

İstek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Dilek, Emir, Gönül, Heves, İrade, Kasıt, Keyif, Meram, Murat, Rağbet, Rıza, Sevda, Şevk, Talep, Eğilim

Badana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahek

Tenzilat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiyat İndirme, İndirim , Ucuzlaştırma

Asabilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik

Cefa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Sıkıntı, Azap, Eza, Zulüm, Üzgü, Eza

Kayın Peder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata

İltica Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmak

Kesilmeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam

Zira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çünkü

Kapora kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peyakçesi, Güvenmelik

Dingin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin, Yorgun, Kımıldamayan, Mecalsiz

Hızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süratli, Seri, Çabuk, Hovarda, Çapkın, Uçarı, Şiddetle, Sıkı, Yüksek (Ses)

Taahhüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenme, Bağıt

Delil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Emare, Gerekçe, İp Ucu, Kanıt, Rehber, İz, Kılavuz

Fısırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltı

Mukteza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü