Cahiliyet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Cahiliyet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bilgisizlik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Okkalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ağır, Çok, Fazla, Hürmetli

Umur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem, Aldırış Etme, Önem Verme, İşler

Çim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alak Otu

Günbatımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurup

Sorgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstintak

Çeşmi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz

Şavkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık Saçmak, Parlamak

Geçiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçilme, Geçme, İntikal, Transfer

Aralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Mesafe, Geçenek, Koridor, Yarı Açık, Kânunuevvel, Uygun, Elverişli Durum, Fırsat, Ayakyolu, Fasıla, Sıra, Vakit

Toplanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtima

Efkârıumumiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Fikir, Kamuoyu

Pürüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Kusur, Güçlük, Kabarcık, Çıkıntı, Gedik

Parça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devam, Kesim, Kıta, Tane, Kısım

Göçer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçebe

Buruntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızı, Ağrı, Istırap

Kıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Isırmak

Gidi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk

İletişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildirişim, Haberleşme, Komünikasyon, Muhabere, Ünsiyet

Fasılasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasız, Aralıksız, Biteviye, Ayırmak, Bölmek, Çözmek

Mürebbilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmenlik, Dadılık

Başöğretmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdür

Estelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Anıt, Yadigâr

Eksen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Dingil, Mihver, Ok

Sülf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kükürt

Soygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Yağma

Teklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lira, Tekil

Yer Fıstığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araşit

İcazet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, İzin, Müsaade, Onay

Yaraşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakışmak, Gitmek, Uymak

Kaşındırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isırmak, Yemek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü