Camedan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Camedan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bavul, Valiz

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Vesile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Fırsat, Tav, Anahtar, Bahane, Münasebet, Sebep

Yara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Cerahat, Dert, Üzüntü, Gedik, Yarık, Delik, Zede

Mistik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizemsel, Gizemselci

Salat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namaz

Muvazenesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengesiz

Kellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçsızlık, Dazlaklık

Anlamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Beyhude, Boş, Herze, Yersiz

Zikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Söyleme

Otacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor

Sepmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serpmek

İvedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Acele, Tacilî, Acil, Müstacel

Ulusallık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milliyet

Eziştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartaklamak, Tepelemek

Olur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rıza, Muvafakat, Evet, Olabilir, Tamam, Yakşı

Böbürlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek, Övünerek Kabarmak, Kurulmak

Havlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silgi

Dözmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak

Teşkilatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgütsüz

Arabozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fitneci, Münafık, Müzevir

İzbandut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhyan, Korkutucu

Kapışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak

Ertelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geciktirmek, Tehir, Atmak, Savsaklamak, Sonraya Saklamak

Taslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçinmek, Satmak

Bozgunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun

Çığ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kar Uçkunu

Cerahatlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrinlenmek

Emel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, İstek, Amaç, Gaye, Erek, Maksat

Tutak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabza, Rehine, Tutacak, Sap

Yakacak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt, Mahrukat, Karaçıban, Odun, Kömür

Müstemleke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürge, Tekel

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü