Dayamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Dayamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Söykemek, Ulaşmak, Uzatmak, Varmak, Vermek, Vurmak, Yaslamak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Güney kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenup

Anda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam

Asap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinir, Sinirler

Muhabbet Tellalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk

Çaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abla, Mama

Ateşlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hararetlenmek, Isısı Artmak, Aşka Gelmek, Coşmak

Taş Kömürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maden Kömürü

Mezun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirmiş, İzinli, Yetkili

Modernleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlaşma, Çağcıllaşma

Muhtekirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun

Bina Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Kurmak, Yapmak

Gündizme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dallık, Takvim

Uzuv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Organ, Unsur, Üye

Fehamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer

Öfkelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Asabileşmek, Gayzlanmak, Gazaplanmak, Hiddetlenmek, Kızmak, Kudurmak, Sinirlenmek

Ansızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda

Ön Bilgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mebadi

Yetişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelme

Tacir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı, Tüccar, Tecimen

Davranım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış

Bilamübalağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartmadan

Dalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cummak, Uyuklamak, Uyumak

Hatar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Risk

Mürur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçme

Makûs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz, Kötü, Ters

Dopdolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıncahınç

Bir Anda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak

Marazlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Olmak, Hastalanmak

Benzerlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik

Nâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Alaz

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü