Dayanacak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Dayanacak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Durak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Üç Buçuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Üstünkörü

Cebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Zor, Baskı, Zorlama, Zorlayış; Matematik, Denklem Bilimi

Dış Satım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhracat

Fırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak

Hiddetlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelendirmek, Kızdırmak

Abonman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürüm

Plaket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onurluk

Kriminal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçsal

Mümasil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer

Yararlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faydalanmak, İstifade Etmek, Anlamak, İstismar Etmek

Tesir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Dokunma, Zarar Verme

İstinatgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak

Bayrak Ağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönder

Sena kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övgü

Gaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihat, Kutsal Savaş

Tatbik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak

Gurur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Büyüklük, Övünme, Çalım, Onur, Kibir, Kasıntı, Kurum, Loka, Tekebbür, Şeref

Tesanüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma

Bozukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Fesat, İllet, Sekte

Tırsmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Korkmak, Ürkmek

Oğru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırsız

Bahtiyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Talihli

Palmiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Latanya

Mahsur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatılmış, Çevrilmiş, Sarılmış

Esenleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Selam

Ortaderi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezoderm

Derman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Takat, Mecal; İlaç; Çıkar Yol, Çare

İmha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etme, Kökünü Kesme, Ortadan Kaldırma

Calak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşı

Muvakkati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkat, Muvakkaten

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü