Delege kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Delege kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Murahhas, Elçi, Nümayende

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Nakil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın

Peşin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öndül, Önce, Önceden, Önden

Daraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dar

Arkeolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazı Bilimci

Bütünü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi

Tevabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maiyet

İşgüzarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbilirlik

Amortisör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz

Zahmetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emeksiz, Çabasız, Kolay

Ferda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erte; Gelecek Zaman, Yarın

Istampa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgalık, Damga, Mühür

Kıygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mağdur

İkamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturma, Eğleşme

Tezene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgıç, Mızrap

Kaymakamlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlçe

Kerenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan

Sürpriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklenmedik, Şaşırtı

Dermansızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Zafiyet

Pırıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak

Bayağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Pespaye, Hemen Hemen, Âdeta, Kibar Olmayan, Basit, Sıradan, Alelade, Aşağı, Epey, Gerçekten, Hasis, Küçük, Oldukça, Süfli, Yoz

Şahbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğan, Yiğit, Çevik, Becerikli, Kahraman

Biberli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı

Sırada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam

Tebligat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirimler, Bildiriş

Feveran Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Parlamak, Sinirlenmek

Yalınca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak

Başarısızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffakiyetsizlik

Afaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Önemsiz, Hayali

Soygunçu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaki

Paralel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enlem, Koşut, Muvazi

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü