Denaet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Denaet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Alçaklık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suspus Olmak, Nüfuz Etmek, Yılmak, Gizlenmek, Pusmak, Büzülmek, Saklanmak

Bünye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Yapı

Nohut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezelye

Serin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az Soğuk, Salkın

Gidiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Ezgi, Hal Hareket, Seyir, Tempo, Tutum

İsevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hristiyan

İradeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstençli

Kayıtsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgisizlik

Ahzüita kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş

Haberli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıklı, Agâh, Haberdar

Dekolte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık

Sırılsıklam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Adamakıllı, Çok Islak, Sırsıklam

İyimser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nikbin

Kanayaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz, Kadın, Yoksul, Zavallı

Etil Alkol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alkol

Genlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah

Bröve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Şehadetname

İçecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçilecek, İçki, Meşrubat

Yansımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Ulaşmak, Vurmak, Tepmek

Değinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dek, Temas

Gerçekten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Doğrudan, Fiilen, Hakikat, Hakikaten, Nitekim, Sahi, Sahiden, Yakinen

Patadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın

Amil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etken, Etmen, Sebep, Faktör

Naip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vekil

Bitek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit

İrinlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltihaplanmak

Yenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galibiyet

Hadi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haydi

Omurga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel, Amudu Kari

Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü