Dinlenmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Dinlenmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İstirahat Etmek, Önemsenmek, Sözü Geçer Olmak, Dincelmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sonsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aposteriori

Jurnalci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz, Muhbir, Fitleyici

Buse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük, Öpüş, Öpme

Müfettiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetmen, Teftiş Eden, Denetçi, Bakman

Söz Geçiren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakim

Huruç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış, Göç

Mevkut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Periyodik, Süreli

Ziyade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha Çok, Fazla, Artık

Kaşındırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isırmak, Yemek

Gurbetlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet

Cebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Zor, Baskı, Zorlama, Zorlayış; Matematik, Denklem Bilimi

Kımıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket

Check-Out kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış İşlemi

Etkileme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesir

Sersemlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sangılamak

Susturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Gidermek, İlzam Etmek

Güvenç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güven, İtimat, Kıvanç

Saygısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetsiz, Laubali

Pakt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Antlaşma

Yakıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurmak, Yormak, Münasip Görmek

Sürüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaymak

Stajyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişimci

Tecelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Kader, Belirme, Görünme

Esaslanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşmek

Altüst Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkmak

Tavzif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevlendirme

Tabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı, Bağlı; Doğal, Saf, Katıksız; Elbette, Pek Açıktır Ki, Kuşkusuz

Çelişkilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırılık, Zıtlık, Tutarsızlık

Grafik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizge

İçtihat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüş

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü