Direnme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Direnme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mukavemet

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Çalışır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul

Köy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kent

First Lady kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başhanım

Şarkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Teganni, Melodi, Ezgi

Hoyrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakayıt, Selikasız, Kaba, Kırıcı Ve Hırpalayıcı

Mütekabiliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık

Büzük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret

Kriko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldıraç, Kaldırıcı

Hançerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamalamak

Kalıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz

Serserilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haytalık

Atraksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri

Göz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Bölüm, Çekmece, Delik, Görüş, Hane, Kaynak, Nazar, Oda, Ayn

Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın

Amor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşk

Yürek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine

Sezgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feraset, His, Tehaddüs

Kazanılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek

Az Çok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça

Düzeltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islah, Islahat, Reform, Rötuş

Geliştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhya

Gıcır Gıcır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taptaze, Yeni

Tekevvün Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak

Giyim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çul, Elbise, Giyecek, Giysi, Kıyafet

Ur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Şiş, Tümör, Yenitüreme

Pisi Pisine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna

Kraliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Krallık

Zımbalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek

Fosforlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Parlak

Buluğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Erinlik, Erin Olma, Baliğ Olma

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü