Divane kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Divane kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Budala, Deli, Kaçık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Çarpık Çurpuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri Büğrü

Maltaeriği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenidünya

Başlayış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giriş

Tekst kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metin

Feylesof kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filozof, Düşünür

Kuşpalazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Difteri

Akrostiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adlık

Çiğit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek

Sırt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dal

Enjeksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne

Alicenap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Onurlu, Şerefli, Yüce Gönüllü, Gönlü Yiğit

Dominant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Başat, Egemen, Hakim, Başta Gelen

Barınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daldalanmak, Sığınmak

Sıkılgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Çekingen

Taze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Dinç, Yaş, Yeni, Yorulmamış

Süssüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çıplak, Düz, Sade, Yalın

Liet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarkı

Ehlileşmiş Hayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evcil

Yalıncak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak; Fakir; İnsan, İnsanoğlu

Telek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yelek

Bulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Keşfetmek, İcat Etmek, Seçmek, Sağlamak, Temin Etmek, Cezaya Uğramak, Hatırlamak, Tapmak, Karşılaşmak, Sahip olmak, Tedarik Etmek, Teşhis Etmek, Çıkarmak, Ulaşmak, Uydurmak

Şamandıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzertop

Aciz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Beceriksizlik

Fondöten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün

Hiyeroglif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resim Yazı

İstişare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Danışma, Maslahat, Müşavere

Yaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ferace

Kadim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Ezelî, Aşnı, Bayrı, Çoktan Ki

Yazıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahsız, Masum

Bedahet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bellilik, Apaçıklık, Bayıklık, Birdenbirelik

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü