Diyabet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Diyabet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Şeker Hastalığı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Mamure kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırlık

Köçek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakkas, Rakkase

İstihlakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici

Gücenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Darılmak, Ikınmak, İncimek, İncinmek, Kırılmak

Ütopya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşülkü

Arızi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelip Geçici, Eğreti, Dıştan Gelen, Sonradan Olan

Sevgili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aziz, Canan, Yâr, Dava, Dost, Yavuklu

Rençber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi

Değişmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin

Otomatizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdevim

İfsat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşalık

Yeminsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antsız

Vikaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruma

Tezahür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek

Kokmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Miskin, Tembel, Kokuşuk

Aykırı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıt Olmak

Rakım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselti, Kot

Sübvansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destekleme

Arazi Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıvışmak

Mamaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abla

Yakışıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münasebetsiz, Ekşi, Müstehcen

Bezelye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nohut

İzolasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtım, Tecrit

Efsunkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüleyici, Büyülü, Sihirli

Tim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takım

Apolet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Omçak, Omuzluk

Vizyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm, Ülkü, Sağgörü, Gösterim, İleri Görüş, Uzgörü

Zeybek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efe

Eneze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Zayıf

Tiksinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefret Etme, İğrenme, İkrah, Nefret, Tiksinti

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü