Durmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Durmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İşlemek, Hareketsiz Kalmak, Beklemek, Dayanmak, Dinmek, Eğlenmek, Kalmak, Kesilmek, Yaşamak, Yüzmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İş Bıraktırımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokavt

Asılgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askı

Perişan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haklamak, Kahretmek, Yemek

İstasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gar, Terminal, Tren Durağı, Araştırma Kuruluşu

Göze Girme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş

Küspe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Posa

Konsantre Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşmak

Abstreleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleştirmek, Soyutlaştırmak

Düşkünlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İptila, Merak, Zaaf, Zül

Bir Kez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir

Kadeh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam

Faiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nema, Ürem, Getiri

Kindar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kinci

Bağışlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Affetmek, Teberru Etmek, Hibe Etmek, Görevden Almak, Görevden Çekmek, Lütfetmek, Unutmak, Hoş Görmek, Bağışta Bulunmak

Aparey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz

Köpürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feveran

Zorluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Külfet, Müşkül, Zahmet, Zorunluluk, Istırar

Savunu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savunma

Karayandık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devedikeni

Parlaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cila, Fer, Şaşaa

Yok Yoksul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir

Sanarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diye

Muvazene Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak

Monogami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekeşlilik

Küsurat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püsürler, Fazlalık

Nişan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavuk, Alamet, Belirti, Çentik, Dağ, Gösterge, İşaret, İz, Rozet, İm, Belgi, Yavukluluk

Gıdalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besinli, Besleyici

Olabildiğince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça

Topuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amut

Yârenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Muhabbet, Sohbet, Söyleşi, Dostluk, Şakalaşma, Şaka

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü