Edebiyat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Edebiyat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yazın, Literatür

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İlgisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsız, Yabancı, Aldırışsız, Vurdum Duymaz, Alakasız, Bigâne, Dargın, Lakayıt, Soğuk

Belirlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saptamak, Tayin Etmek, Tanımlamak, Sınırlamak, Daraltmak, Muayyen Etmek, Tespit Etmek, Yakalamak

Nesil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Ev, Göbek, Kuşak, Tohum, Üren, Soy

Demeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyanat

Ezbere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Ezberden

Ön Yargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşin Hüküm

Gurbetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yadelci, Elgin

Defnetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömmek, Toprağa Vermek

Zorluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Külfet, Müşkül, Zahmet, Zorunluluk, Istırar

Aile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bark, Kodak, Odbaşı, Eş, Ev, Familya, Karı, Ocak, Sülale

İnşaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapı İşleri, Dikinti, Yapı

Kaşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Mühür

Yapak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapağı

Sallapati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Düşünmeksizin, Dikkatsizce, Saygısızca, Patavatsızca

Masat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileği

Vasati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta

Geçiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçilme, Geçme, İntikal, Transfer

Epigraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazıtbilimci

Kullanımda Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek

Izrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar Verme, Zarara Sokma

Mürşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Rehber

Budamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısaltmak, Kesmek, Azaltmak

Form kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Şekil

Adapte Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uymak

Rüzgar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yel, Bad

Çaker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cariye, Köle, Kul

Pekitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekit Etmek, Tevkif Etmek

Toplu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişko, Tıknaz, Yığın

Nefaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefislik, Güzellik, Oflazlık

Işılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak, Parlamak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü