Elvermek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Elvermek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yetmek, Uymak, Uygun Görmek, Kifayet Etmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İkircik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, Tereddüt, İşkil, Kararsızlık

Beyaz Zehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz

Öbürkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öbürü

Sıngın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan

Geliştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhya

Direkt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Birbaşa, Düz, Duraksız, Doğruca, Dolaysız, Aracısız

Gaflet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aymazlık, İhtiyatsızlık, Dalgınlık, Dikkatsizlik, Uyku

Nikbinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyimserlik

Okuma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıraat

Riyaziyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matematik

Zahir Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek

Buut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Uzaklık, Uzunluk

Barometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basınçölçer

Havza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Mıntıka, Tekne

Yapılanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak

Tazim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ululama

Yıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek

Komplo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Kasıt, Suikast, Tertip, Tuzak, Gizli Düzen

Rahmetlik Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek

Cidal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Savaşma, Cenk, Çekişme, Ağız Kavgası

Dehalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma

Ehlidil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rint, Kalender, Gönül Eri

Armağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hediye, Mükâfat, Ödül, Bağış, İhsan, Yadigâr

Öncü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Birinci, Kılavuz, Önder, Pişdar

Sivil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Mülki, Üniformasız, Çırılçıplak

Zeybek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efe

Kaşındırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isırmak, Yemek

Çakışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak

Hengâme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Patırtı, Velvele

Sosyolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü