Embriyon kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Embriyon kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dölüt, Oğulcuk

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ahmakça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bönce

Ortaağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortasıklet

Yekten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Durup Dururken, Birdenbire, Derhal

Haşyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korku

İhtimal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belki, Olasılık, Şans, Belki, Ola Ki

Parantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayraç

Yolsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz, Yersiz

İşlemez Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak

Şamatacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültücü, Patırtıcı

Bağımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimüstakil, Tabi

Tenezzül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, (Fiyat) Düşme, Gönül İndirme

Ferahlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlamak

Çaresiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Naçar, Biçare, Umarsız, İyileşmez, Zorunlu

Lanse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansıtma, Tanıtma

Sezinlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sezmek

Parfüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel Koku

Elik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Keçisi

Sülâle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soy Sop, Aile, Ev, Hanedan, Soy, Tohum, Ocak

Yanıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cevap, Karşılık

Uğunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Savsaklamak

Şıltak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı

Teeddüp Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmak, Utanmak

Sapıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delileşmek, Saçmalamak

Gömülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gark Olmak, Kaybolmak, Yok Olmak

Tacilî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acele, İvedi

Kaynak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca

İlgilenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alakalanmak, Bakmak

Müterakki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İleri, İlerici

Kabarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe, Şiş

Temsil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Söz Gelişi, Temaşa, Oruntama, Tiyatro Oyunu

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü