Enselemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Enselemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yakalamak, Tutmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Muhasara Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatmak

Sürur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç

Nükte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaka, Espri, İnce Anlam, Güzel Ve Şakalı Söz

Şiveli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazlı, Edalı

Hayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılkı, Döngül

Büklüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruk, Burum, Dönemeç, Kıvrım, Viraj

Terk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakma, Ayrılma

Tesviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzleme

İzci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lepirci, Keşşaf

Kör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Görme Engelli, Kötü

İktiza Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek

Tecrübe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Deney, Deneyim, Sınama, Görgü

Sonbaharda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzün

Partal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalan

Literatür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Yazın, Edebiyat, Kaynak

Koskocaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş, Muazzam

Üzülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Üzgün

At Bakıcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyis

Kocakarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anne

Laçka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harap, Düzeni Bozulmuş

Vikaye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Korumak

Enstantane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesit

Ünite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birim

Habis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz; Tehlikeli, Kötücül, Kötü

Yellencek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıncak, Tahterevalli

Belde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kasaba, Mekân, Şehir, Yer

Yonmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yontmak

Kavara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Yel

Masum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçsuz, Günahsız, Saf, Temiz, Yazıksız, Küçük Çocuk

Özerklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtariyet, Otonomi

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü