Epilepsi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Epilepsi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tutarık, Sara

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ortalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasat, Vasati, Yaklaşık

Batmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğulmak, Gömülmek, Dalmak, İflas Etmek, Çökmek, Kaybolmak, Dokunmak, Gark Olmak, İncitmek, Kirlenmek, Sançmak, Yemek, Yok Olmak

Meleke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeti, Yatkınlık, Yordam

Karıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozguncu, Mikser, Müfsit

Aksetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanmak, Ulaşmak, Vurmak, Yansımak

Masum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçsuz, Günahsız, Saf, Temiz, Yazıksız, Küçük Çocuk

Evegen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci

Cenk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak

Zampara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Keskin, Kadıncıl, Keskin, Zendost, Hovarda, Çapkın

İnkıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti

Bacanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Dost

Tehcir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Göçürme

Cılk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak

Kasıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikbaş, Gurur, Kurum, Tekebbürlü

Hışım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gazap, Hiddet, Öfke

Lakayıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoyrat, İhmalkâr, Vurdum Duymaz

Dağıtmalar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevziat

Pınar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulak, Çeşme, Kaynak, Memba

Mukavemetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü

Ricat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerileme, Çekilme, Geri Kaçma

Hibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, Bağışlama

Sıcakkanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Cana Yakın, Sempatik

Buhari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şömine

Katarsis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arınma

Şaşalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mat Kalmak, Şaşmak

Oturum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İclas, İkamet

Dikişçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terzi

Hırsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalma

Kabarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe, Şiş

Zillet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, Aşağılık

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü