Fırsat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Fırsat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Vesile, Elverişli, Durum, Oğur

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Millet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Herkes, Kavim, Ulus

Teslimiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtaatkârlık, Verinme

Pile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım

Papak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Külah

Dizanteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanlı Basur

Playoff kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstküme

Bitli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri

İnsancı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsancıl

Mankafa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal

Göymek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak

Kıvrantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı

Reha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş

Tıkışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham

Sıkaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mandal

Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza

Alaminüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Çabuk

Ebeveyn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anne, Baba, Ata Ana, Valideyn

Toleranssız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörüsüz

Yüzertop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamandıra

İdarehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büro

Sunma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arz, İkram, Takdim

Bacak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak, Kıç, Oğlan

Acı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli

İcar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kira

Şüheda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şehitler

Cazibedar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekici

Çatlaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delilik

Dümen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Hile, İdare, Sükkân, Yönetim

Endüksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümevarım

Harcanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü