Fariğ kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Fariğ kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Rahat

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Delege kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Murahhas, Elçi, Nümayende

İcat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Bulma, Bulgu

Muhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen

Bilyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milyar

Çatlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarmak, Kıskandırmak, Sıkıntı Vermek

Küçücük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufacık

Ara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık, Aralık, Fasıla, Mesafe, Ortam, Boşluk

Pıtrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Sık

Yalpalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irgalanmak

Tekellüf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş

Tenhalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issızlık

Altüst kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık

Azimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı

Sarhoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçkili, Esrik, Dumanlı, Küp, Mest, Esri, Sermest

Şenelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Keyiflenmek, Serpilmek Yurt Haline Gelmek, Meskun Olmak

Şin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Leke

Arbede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patırtı, Kavga, Dalaş, Çatışma

Sıyırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece

Uğraşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Müsademe, Savaş

Tahribat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Yıkımlar

Hiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek

Muhariyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik

Terettüp Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek

Yeğlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rüçhan

Editörlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayımcılık

Saklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak

Mevzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duruş, Mahal, Yer, Konumluk

Rasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akılcı, Akli, Ussal, Hesaplı, Ölçülü

Veledizina kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piç

Başı Yerde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü