Farsça kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Farsça kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Acemce

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Torlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Genç, Toy, Hergele

Iztırari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu

Kumarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumarbaz

Rücu Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtmak

Kıl Kuyruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Zayıf, Züğürt

Sualtı Kayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizaltı

Ark kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu, Açık Oluk, Cetvel, Kanal

Lağvolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırılmak

Muhteva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçerik, Mazmun, Kapsam, Öz

Müteveffa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölü

Uğruna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin

Kanuni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasal

Didar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre

Serpuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık

Teist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrıcı

Valf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vana

Had kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kota, Sınır, Terim, Uç

İntizar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Bekleme, Gözleme, Beddua

Vizör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakaç

Varakpare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Name

Sayımlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik

Mütemadi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli

Yoğuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teksif Etmek

Güman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaibe, Şans, Zan

Tavzih Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak

Sermuharrir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar

Mecburi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu

Denaet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık

Teselli Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avutmak

Kör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Görme Engelli, Kötü

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü