Frekans kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Frekans kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sıklık, Tezlik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yumuşaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Letafet, Müsamaha

İleri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelecek, Müterakki, Sonra

Denklem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşitlik, Muadele

Nine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Babaanne, Büyük Anne, Büyükanne, Ebe, Nene

Alim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilen, Bilgin

Yardakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbir, Hempa

Yetimhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirme Yurdu

Haleldar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Bozulmuş

Temyiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırt Etme, Farklandırma, Seçme

Nefis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pek Hoş, Güzel, Kişilik, Çok Hoş, Oflaz

Lakırtı Kavafı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze

Tepesi Atmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek

Salatalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıyar

Oyçokluğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekseriyet

Hav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pamuk

Takipçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlemlilik

Levha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta, Resim, Safiha, Tablo, Resim, Abela

Yek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Tek

Stabilizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengeleme, İstikrar

Hüveyda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr

Adsorpsiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma

Dışarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Hariç, Taşra

Stand-Up kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözçatarlık

Omuzlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak

Ele Geçirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Kazanmak

Yiyecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Gıda, Rızık, Taam, Kayıt, Mekulat

Nav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluk

Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak

Kisve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılık

Başkaldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırı, Mukabele

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü