Görünme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Görünme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cilve, Tebarüz, Tezahür

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sebze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zerzevat, Yeşillik, Göveri

El Âlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Herkes, El Gün, Yabancılar

Çıkışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Sövmek, Tanlanmak, Yetmek

Santralci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Santral

Bütünleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkmal, Tamamlama

Neşterlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deşmek

Aydınlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıtmak, Işıklandırmak, Tenvir Etmek, Tavzih Etmek, Bilgilendirmek

Belde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şehir, Kasaba, Mekân, Yer, Çevre

Süprüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çer Çöp, Zirzibil

Azgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azmış, Azılı, Coşmuş, Taşmış, Ele Avuca Sığmaz, Haşarı

Kahveyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahverengi

Levazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Araç

Tapasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçsız

Beklenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümit

Mefsuh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş

Hasır Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz

Hemişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hep, Vızır Vızır

Tapalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçlamak

Tebşir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müjdelemek

Yazık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günah

Tecrübî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneysel, Uygulamalı

Forma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Şekil

Bukağılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kösteklemek

Tasni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Uydurma, Yapma

Başlangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önsöz, İlk Bölüm, Giriş, Mukaddime, Baş, Eşik, Menşe

Nüfuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Sinme, Fer, Kuvvet, (İçine) Geçme, Sözü Geçme, Erk, Güç

Tanlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak

Keşikçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi

Yem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olta

Hububat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahıl

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü