Gözetim kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Gözetim kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Himaye, Nezaret

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Matbuat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basın

Teolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinsel, Dinbilimsel

Mineral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Maden

Konsantre Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşmak

Ege kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veli

Günebakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayçiçeği

Medya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.

Küs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargın

Teleobjektif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzmercek

Dolambaçlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık

Nebula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulut

Banliyö kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Dolay, Yörekent

Kurumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mağrur

Aykırı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıt Olmak

Oldukça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Epey, Nispeten, Hayli

Tümen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığın

Banyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamam, Yıkanma, Çimme, Yunak

Gökçe Yazın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edebiyat, Yazın

Destek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahize, Dayak, Dayanak, Kol, Koltuk, Rahle, Takviye, Hamil

Acilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak, Hemen

Statik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Dengesel, Durambilim, Duruk, Dural

Çevrilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşmek

Germen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hisar

Yolcu Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek

Ekseri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğu, Genellikle

Gururlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek, Kibirlenmek, Caka Satmak, Kasıntılanmak, Büyüklenmek, Kabarmak, Şişmek

Ara Bozuculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fesat

Fırıldakçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık

Sarıerik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayısı

Çisemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiselemek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü