Güçleştirmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Güçleştirmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kesmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Tazyik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basınç, Baskı, Zorlama, Sıkıntı Verme, Sıkıştırma

Tabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı, Bağlı; Doğal, Saf, Katıksız; Elbette, Pek Açıktır Ki, Kuşkusuz

Haklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakkından Gelmek, Bozmak, Kırmak, Yenmek, Perişan Etmek

İnce Ağrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verem

Küşüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Kuşku

Hayatiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı

Eğlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Oyalamak, Durdurmak, Durdurmak; Avutmak

Terbiyelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek

Stajyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişimci

Çıpır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yonga

El Alışkanlığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maharet

Hindistan Cevizi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hint Kozu

Paylamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acılamak, Azarlamak, Darılmak, Tanlamak

Hamız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asit

Kudret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Güç, Erk, Erke, İktidar, Zenginlik, Ker

Gudde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beze

Hilafsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkusuz

Kadıncıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zampara

Bir Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Birtakım

Erik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alça, Kayısı

Jurnalci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz, Muhbir, Fitleyici

Nitekim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten, Nasıl Ki

Teskere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedye

Sahne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüntü, Oyun, Oyunluk, Podyum, Görüntü, Bölüm

Abatlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmar

Çatkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sehpa

Hastalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılanmak, Hasta Olmak

Hıyanetlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet

Çokluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Çoğul, Çoğunluk, Deniz, Ekseriyet, Galebe, Kesafet, Yağmur, Çok Kez, Çoğun, Ekseriya

Hassasiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Titizlik, Özen, Duygunluk, Duyarlık, Titizlik

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü