Gütmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Gütmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sevk Etmek, Yönetmek, Sürmek, İzlemek, Otarmak, Takip Etmek, İdare Etmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yaşlı Başlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgun

Korelâsyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgileşim

Modülasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişim

Toplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koleksiyon

Eziştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartaklamak, Tepelemek

Havlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürümek

Onaylama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Kabul, Tasdik, İzin

İnkılâp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşüm, Devrim, Islahat, İyileştirme, Reform, Geçiş, Evrim

Üzeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey

Denyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Emanet, Rehin, Sersem

Küçük Dil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilcek

İşkillenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, Pirelenmek, Şüphelenmek

Sur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Duvar, Hasar, Talih, Uğur, Şans, Kale Duvarı

Kadirşinas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerbilir, İyilikçi, İyilikbilir

Tahrif Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Değiştirmek

Haklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakkından Gelmek, Bozmak, Kırmak, Yenmek, Perişan Etmek

Kesek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezek

Gayrimahdut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz

Ezbere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Ezberden

Teşvik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak

Telakki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Değerlendirme, Görüş

Güdülebilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güdümlü

Birlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek

Hengâm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Zaman

Paralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak

Hipopotam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Aygırı

Astana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşik

Sunilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapaylık

Boyunbağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kravat, Kolye

Spor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beden Eğitimi, Jimnastik; Üreme Cisimciği

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü