Gerdanbent kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Gerdanbent kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gerdanlık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Tıraşçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yalan

Çitmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik

Engebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, İniş Yokuş, Kabarık

Roketatar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazuka

Daye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Lala

Konkav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçbükey

İstikrarsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak

Egoist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bencil

Yılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Korkmak, Usanmak, Ürkmek

Patlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek

Yapı Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şantiye

Galip Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak

Kursak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz

Tutuklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hapsetmek, Tutmak

Sirkeleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek

İlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahretmek, Beddua Etmek

Çıkkınlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak, Şişmek

Boyunca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyu veya Uzunluğu Kadar; Sürdüğü Zaman Kadar, Süresince

Ülkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vizyon, Dava, İdeal, Mefkûre, Şiar, Düşünce, Emel, Dilek

Kurada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız

Pervane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kepenek, Uskur

Hamam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Banyo, Sıcak, Arınak, Yunak, Isıdam

Muhtel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk

Maraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Sayrılık, Hastalık, Bozukluk

Hatalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Suçlu, Yanlış

Yanıkara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık, Şarbon

Cebi Delik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savurgan

Feda Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözden Çıkarmak, Harcamak, Kıymak, Satmak

Tatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leziz, Şirin, Şirniyat, Yumuşak

Esirgemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Bağışlamak, Himaye Etmek, Sakınmak, Saklamak, Diriğ Etmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü