Gerdanlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Gerdanlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Boyunluk, Gerdanbent

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kımıldayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynak

Belediye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uray, İcraiye Komitesi

Edisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basım, Baskı

Uymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Dinlemek, Gelmek, Yaraşmak, Tabi Olmak, Tebaiyet Etmek, Denk Gelmek

Mahdut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlı, Az, Basit, Dar, Kısıtlı, Sayılı, Çevrilmiş, Az Sayıda

Parlamento kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay

Sislenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulanmak

Personel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleman, Çalışman, Kişi

Gizem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, Sır

Sıkılmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yüzsüz

Ağartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlatmak

Essah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Gerçek, Sahi

Sabankıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayışkıran

Kalitesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niteliksizlik

Vukufsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz

Tezahür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirme, Belirti, Görünme, Gözükme

Heybetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu

Kaynata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayınpeder

Münkir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkârcı, Yoksayımcı

İkametgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturulan Yer, Konut

İltihaplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yangılı

Temkinli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ilımlı, Ölçülü, Sakınımlı

Mabeyin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara

Divan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe, Meclis, Sedir, Taht

Tezevvüç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek

Tezvirat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böhtan, İftira

Hemşehrilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memleketlilik, İldeşlik, Bölgedeş

Komisyoncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arapaycı, Aracı, Simsar

Özerk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Muhtar, Muhtariyetlik, Otonom

Tanımamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü