Hükümlü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Hükümlü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mahkûm, Cezalı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kahvedanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezve

Tertip Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak, Sıralamak, Dizmek, Düzmek, Düzen Vermek, Düzenlemek

Pul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Para

İçecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçilecek, İçki, Meşrubat

Orun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp

Belik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgü

Yemiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meyve, İncir, Kavun, Semere

İçe Dönük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı, Karadinmez

Anaokulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uşak Bahçesi

Salat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namaz

Ağırsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksünmek

Yüksek Sosyete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet

İfade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Tabir, Deyiş

Damıtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmbik

Saprofit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürükçül

Acı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli

Hadi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haydi

Habaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık

Zamk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkal, Yapışkan

Manen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruhça, Duyguca, Gönülce

Daire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teğre, Çember, Çevre, İdare, Kat, Menzil, Ofis, Değre, Evir, Bölük

Mütekâsif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koyulaşmış, Yoğunlaşmış

Pekitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekit Etmek, Tevkif Etmek

Merkez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orta, Tarz, Biçim, Özek, İçre, Ortalık, Göbek, Mihrak, Odak

Gözetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi

İdareci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Tutumlu, Yönetici

Çerçeve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz, Kenarlık

Kuytu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halvet, Siper, Tenha, Sessiz, Issız

Şüphecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkuculuk

İtinasızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü