İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Printer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yazıcı
Leffetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçine Sokmak, İliştirmek
Şule kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Yalım
Habercilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhbar, Jurnal
Şamata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Hay Küy, Patırtı, Yaygara
Meçhul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinmeyen, Belirsiz, Bellisiz, Bilinmedik
Deyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, İfade, Tabir, Telaffuz
İmtihan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınav, Sınama
Sarıerik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayısı
Ferah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntısız, Sevinçli, Geniş, Bol, Hafif, Sevinç, Sevinçlilik, Havadar, Aydınlık, İç Açıcı (Yer)
Haz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Lezzet, Zevk, Hoşlanma
Melisa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovan Otu, Oğul Otu
Düzen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyum, Nizam, Sistem, Konsept, Rejim, Komple, Al, Dek, Dolap, Fırıldak, Hile, İntizam, Kapan, Kol, Komplo, Olta, Oyun, Rabıta, Seviye, Sıra, Tertibat, Tertip, Yerleştirme, Akort
Zirizemin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodrum
Çaltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalı, Diken
Madun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alt
Yol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklık, Çare, Sistem, Yolculuk, Defa, Erkân, Ezgi, Gaye, Hat, Hız, Kere, Kez, Maksat, Metot, Minval, Muamele, Reçete, Sefer, Sırat, Suret, Şekil, Tarz, Uğur, Usul, Vadi, Yöntem, Araç, Nizam, Tutum, Gidiş, Amaç
Seksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Oturum
Vızır Vızır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hemişe
Yaşamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
Yayın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Eser, Yapıt
Dangadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birdenbire, Damdan Düşer Gibi
İspatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, Kanıtlamak
Kovan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı Peteği, Arı Teknesi, Yayık
Muvasala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
Halaskâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Velinimet
Mekanizma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenek, Sistem
Tiksinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefret
Sıla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet, Vatan, Ulaşma, Kavuşma
Atamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Kaldırmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.