Hırpalamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Hırpalamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dövmek, Tepelemek, Örselemek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sansür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı Denetim

Çekyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe

İyelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mülkiyet, Sahiplik

Çerçeve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz, Kenarlık

Geciktirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak

İşgüzarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbilirlik

Debdebeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli

Alınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncinmek, Gücenmek, Darılmak, İçerlemek, Kırılmak

Feveran Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Parlamak, Sinirlenmek

Halta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasma

Selamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Esen, Kurtuluş

Dengeleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvazene

Facia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu

Reçete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Nüsha, Yol, Yöntem

Olabilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Muhtemelen, Mümkün, Olur, Olanaklı

Sabah Sabah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabahleyin

Aday kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namzet

Ayakkabı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kundura, Pabuç, Başmak

İntizam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgünlük, Düzen, Çekidüzen

Gurup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batma, Batış

Mutlakiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saltçılık

Kinayeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Çelteşik

Eğri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves

Şişirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak

Teknik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Yordam, Yöntem, Uygulayım

Yaygara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağırtı, Çığırtı, Ses, Şikayet

Gevşek Ağızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze

Tekit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstelemek

Kısık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır

Eşek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkep

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü