Havuç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Havuç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kök, Yerkökü

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Plebisit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oylaması

Dövmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak

İncelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik Etmek, Tekşirmek, Araştırmak, Bakmak, Eşmek, Gözlemek, İzlemek, Karıştırmak, Kaşımak

Ala Bula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaca

Soldurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak

Kotasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer

Hacir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısıt

Dövüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Şike

Lime Lime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cırık Cındır, Parça Parça

Temel Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Esas

Sırnaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek, Kır Sakız Olmak

Gürültü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hengâme, Patırtı, Şamata

Levazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Araç

Tezkere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Pusula, Betik

Varyemez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli Sıkı, Cimri, Pinti

Subay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Zabit

Susuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hararet

Payitaht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Başşehir

Vahamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlık, Korkulacak Durum

Antrparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın

Antrepo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depo

Felçli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnmeli

Bol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Çok, Bereketli, Ferah, İyi, Mebzul

Kurtarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Halas Etmek, İdare Etmek, Tüketmek

Çorak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimsiz, Kıraç, Kısır, Yoksul

Makûs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz, Kötü, Ters

Menşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken, Sebep, Yetişek, Kök

Yılın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dehşet

Uşak Saldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşük, Kürtaj

Şato kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşk

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü