Hezeyan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Hezeyan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Abuk Sabuk, Sayıklama, Sersemleme, Saçmalama

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İrat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek

Hafifçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğnice

Meşhut Suç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü

Defol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reddol

Yanıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cevap, Karşılık

Seviyesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeysiz, Bayağı

Devinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek, Kımıldanmak

Patetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı

Tutarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Çelişmesiz, Orta, Sabit, Uygun, İnsicamlı

Örtbas Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek

Vahim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli, Ağır, Ciddi, Korkulu

Sarsmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak, Silkelemek, Silkmek

Varol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa

Mukavele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma, Kontrat, Sözleşme, Konuşuk

Görülen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıdık

Ricat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerileme, Çekilme, Geri Kaçma

Oranlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Nispetli, Mütenasip, Mütevazin, Mutedil, İnsaflı

Gariplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuhaflık, Acayiplik, Elginlik, Kimsesizlik, Garabet

Yeterli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ehliyetli, Yerinde, Kifayetli, Ehil

Kural Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna

Sahife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayfa

Yönseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temayül

Kavlıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık

Ziyaret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Uğramak

Miktar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doz, Nicelik, Ölçü, Rakam, Oran

Koşu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşun

Katışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak

Teminat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvence, İnanca

Masa Tenisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pingpong

Menşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken, Sebep, Yetişek, Kök

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü