İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Duygulanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Kabarma
İspatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, Kanıtlamak
Ezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
Aitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişkinlik
Şaşırtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mucize
Gailesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç
Dargın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küskün; Soğuk, İlgisiz
Hijyenik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıklı, Temiz
Zaruri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu, Mecburi, Elzem, Gerekli
Müteakip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl, Ardı Sıra, Arkadan Gelen, Ardı Sıra Gelen
Salınım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Raks
Aksi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Zıt, Menfi, İnatçı, Hırçın, Huysuz, Karşıt, Titiz, Geçimsiz, Kötü, Münasebetsiz, Olumsuz, Suratsız
Yalanlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekzip
Beşbıyık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muşmula
Kilit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıfıl, Anahtar, Kapamaç
Bigünah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahsız
Zaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Süre, Müddet, Devir, Dönem, Mevsim, Çağ, Bugün, Dakika, Devran, Gün, Saat
Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
Zeki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeyrek, Akıllı, Uslu, Anlaklı
Topa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Tomar
Başkaldıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serkeş
Yarışım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarışma
İçgüdüsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsiyaki
Gücendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Yaralamak, Kırmak
Kara Talih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Yazı
Sıkılgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Çekingen
Zehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağu, Ağı, Sem, Acı, Keder, Ot, Sıkıntı, Zıkkım
Sıklet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlık, Yük, Sıkıntı
Camekan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergen, Vitrin, Camlık , Göstermelik, Gözlük
Araklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.