Hun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Hun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kan

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Savaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harp Etmek, Muharebe Etmek, Uğraşmak, Çarpışmak, Vuruşmak

Dijital kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayısal

Fikirleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak

Mahariç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gider

Ulaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, Rabıta, Temas, Aktarma, Münakale, Gidiş Geliş

Uzlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Mutabakat

Haksever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrucu

Süel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askeri

Acı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak

Engelleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşgal

Da kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Dahi

Antik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Eskil, Antika

Elips kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Eğri, Katı Nakıs

Şer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük, Fena, Kötü

Hoşaflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük

Teşekkül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşma, Oluşum, Kuruluş, Kurulma, Örgüt

Dikte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazdırma

Şatafatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Cafcaflı, Görkemli, Lüks

Portör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıyıcı

Milliyetsever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi

Mevlit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğum

Çabalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceht Etmek, Gayret Etmek, Çalışmak, Uğraşmak, Debelenmek, Yanmak

Balıketinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolgun

Gerçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aslında, Vakıa, Her Ne Kadar

Abajurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpaklı, Siperli

Epizot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluntu, Olut, Dilim, İkinci Derecede Olay

Mısır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darı

Lüzum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Hacet, İcap, Gereklik

Koku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İşaret, Itır

Zayıflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü