Kâşif kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kâşif kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bulgucu, Bulan, Bulucu, Keşfeden, Açınlayıcı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Redakte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzelti

Göymek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak

Bilmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmaca, Muamma

Sanatkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Ehil, Mahir, Usta, Zanaatkâr

İhtiyari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest

Şırınga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne, Enjektör

Durmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Hareketsiz Kalmak, Beklemek, Dayanmak, Dinmek, Eğlenmek, Kalmak, Kesilmek, Yaşamak, Yüzmek

Gayrimüstakil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı

Gufran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama

Finish kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varış, Varım

Nispetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nispeten

Alıştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz, Beden Eğitimi, İdman, Talim

Halef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl

İhracatçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcılık

Mihmandar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu

Tepreşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nüksetmek

Patron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşveren, Biçit, Kalıp, Sahip

Genişlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vüsat, Yayıklık, En-Boy Karşıtı Olarak, Arz, Boyut, Refah

Hastalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert, İllet, Tutku

Vâsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Engin

Dercetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Toplamak

Alıkoymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekletmek, Engellemek, Ayırıp Saklamak, Hapsetmek, Saklamak, Tutmak, Yubatmak

Şuurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçli

Müstehcen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsizce, Açık Saçık

Tavşan Anahtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maymuncuk

Savuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Ekmek, İyileşmek, Kaçmak, Gizlice Kaçıp Gitmek, Geçmek

Gam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Çile, Gam, Hüzün, Kasvet, Kaygı, Tasa, Teessür, Üzüntü

Kısaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Budamak, Kasmak, Özetlemek

Bünye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Yapı

Köpek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İt

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü