Kımıldanmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kımıldanmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Deprenmek, Kımıldamak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kabarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe, Şiş

Depresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöküntü, Bunalım, Ruhsal Çöküntü

Diyanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinişleri, Dinselcilik, Din, Din İşleri, Dindarlık

Kolay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asan, Basit, Hafif, Emeksiz, Zahmetsiz

Muhakeme Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Yargılamak

Düz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sade, Pürüzsüz, Alan, Bozkır, Direkt, Ova, Yalçın, Yalın, Müstevi

Kaynaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek, Sıkı Fıkı Olmak, Hareketlilik, Hareket Etmek

Mahlut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışım, Katışık

Güven kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Emniyet, Güvenç, Güvenme, Hörgüç, İtimat, Kredi

Hafiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizmen, Dedektif

Enikonu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça

Bulaşıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçici, Yolukucu, Sari

Odak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkez, Mihrak, Özek

Babalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek

Yolluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiyecek, Harcırah

Çırçıplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivil

Âlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Cihan, Evren, Eğlence, Acun, Herkes, El Gün, Başkaları, Eller, Yabancılar, Çevre, Hava, Ortam

Aygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin

Erkli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muktedir, Nüfuzlu, İktidarlı, Güçlü, Kadir

Evveller kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden

Yalnız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Ama, Bir, Hemen, Sade, Salt, Tenha, Şu Kadar Ki

İbadethane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak

Susığırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda

Ayrıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstisnasız

Ehram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpyak, Piramit

Cevher kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Töz, Yetenek, Öz, Asıl, Cevahir, Maya, Mücevher

Ayazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teras

Tababet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltmanlık, Hekimlik, Tıp

Bağlantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrtibat, İlgi, Birlik, İlişki, Rabıta, Temas

Kepmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Yıkılmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü