İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Beyhude kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Yararsız, Anlamsız, Sonuçsuz
İkrar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabul Etmek, Söylemek
Tabiat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beğeni, Doğa, Haslet, Huy, Karakter, Mizaç, Yaradılış, Zevk
Somurtkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abus, Karakabak, Suratsız, Asık Yüzlü
Karasinek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cibin
Harbi Deste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müfreze
Mısdak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçüt
Kaynamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fokurdamak, Artmak, Coşmak, Çoğalmak, İyileşmek, Yoğunlaşmak
Kani Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak, Kanmak, Yetinmek
Bağışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muafiyet
Samit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Ünsüz
Güçsüzlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zafiyet
Dershane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derslik, Oditoryum, Sınıf
Mihrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkez, Odak
Basketbol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çembertopu
Eza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzme, Sıkıntı Verme, Cefa, Baskı, Zulüm
Sakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Polis
Sûr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boru
Tasannu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmacık
Kuruluşlar Bütünü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kompleks
Katlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak
Kerata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boynuzlu; Çekecek
Dâhil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri, İçinde
Karmaşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kompleks
Akarca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Akarsu, Kemik Veremi, Kaplıca, Fistül, Sürekli İşleyen Çıban
Dökmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıtmak, Açıklamak, Açığa Vurmak, Bırakmak, Boşaltmak, Düşürmek, Harcamak, İfşa Etmek, Kullanmak, Ödemek, Saçmak, Salmak, Sarf Etmek, Serpmek, Söylemek, Taşımak, Yakmak
Karışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Bakmak, Dolanmak, Engellemek, İlişmek, Katılmak, Müdahale Etmek
Gündüz Feneri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
Uyuklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
Değiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrif, Tahrifat, Tebdil
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.