Kırpıntı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kırpıntı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kesinti

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ezelî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Öncesiz

İnançlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mümin

Kırıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynaşmak

Çelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Polat

Kabak Kemane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabak

İçtima kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplum, İclas, Toplantı

Hadiseli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olaylı

Sıkıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komprime; Düşük

Yalçın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Çıplak, Sarp, Dik, Kaygan

Muhbir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Haberci, Jurnalci, Ele Veren, İhbar Eden

Pantolon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şalvar

Haberleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektuplaşmak, Telefonlaşmak, Muhabere Etmek, İletişmek

Burcun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişi Geyik

Cenah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Taraf, Yan, Kanat, Kesim, Kuş Kanadı, Pazı

Yöneten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdür

Ölçümlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uslamlamak, Muhakeme Etmek; Takdir Etmek

Çökelti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Posa, Tortu

Yorumlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorulmak

Devirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Yıkmak, İçmek, Yuvarlamak

Tedai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrışım

Döl Eşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Son

Kaydetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek

Nöker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uşak, Yamak

Mahkeme Kapısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme

Mukaddeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Ön Söz

İştah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeme İsteği; İstek, Arzu

Kaçık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deli, Divane

Sızlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınma, Şikâyet, Vızıltı, Yaygara

Feryat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haykırma, Haykırış, Çığlık

Can kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşama, Ruh, Birey, Emanet, Gönül, Güç, Hayat, Kişi, Sevimli

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü