Kıygınlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kıygınlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mağduriyet

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Görev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, İşlev, Resmî İş, Misyon, Fonksiyon

Muattal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş

Şirk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeriklik

Teneffüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mola, Paydos, Solunum, Ara, Dinlenme Zamanı

Pekleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılaşmak, Sertleşmek

Süratli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı, Seri, Tez, Çabuk

İçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Emmek, Kullanmak

Tekrir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlamak

Mihmanhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konakçı, Otel

Blucin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kot

Çabuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tez, Acele, Hızlı, Süratli, Aceleci

Bu Vakit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derken

Peltek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme, Pepe

Haraza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Öfke, Sinir

Kasvetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntılı

Kampüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşke

Hâsılat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Kazanç, Ürün, Örüt

Travma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuruk, Sarsıntı

Karıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozguncu, Mikser, Müfsit

Melanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kötülük, İlenilecek İş

Meneşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hare

Kasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sandık

Sağaltma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi

Hempa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Omuzdaş

Akmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek

Aklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbra Etmek, Temize Çıkarmak, Beraat Ettirmek, Beraat Kazandırmak

Bağışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muaf

Gaddar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Cani, Hınzır, İnsafsız, Kıyıcı, Merhametsiz

Dermansızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Zafiyet

Değişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Değiştirmek, Dönmek, Mübadele Etmek, Yürümek, Tahavvül Etmek, Tebeddül Etmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü