Kabızlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kabızlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kabız

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yufka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Katlama, Zayıf

Dayanırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Mukavemet

Oksit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pas

Geçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasından Çıkmak, Akmak, Etkilemek, Tesir Etmek, Atlamak, Aşmak, Bırakmak, Bitmek, Buyurmak, Girmek, Gitmek, Harcamak, İşlemek, Kalmak, Kapmak, Olmak, Oturmak, Sirayet Etmek, Sönmek, Tükenmek, Vazgeçmek, Yaşamak, Yermek, Yürümek

Mutlaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle, Kuşkusuz, Yüzde yüz, Behemehâl, Herhalde, Ne Olursa Olsun

Deşelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Eşelemek, Karıştırmak

Tavassut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık, Ara Bulma, Araya Girme, Aracılık Etme

Dürümlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak

Aliyyülâlâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel

Karnabit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karnabahar

Mümeyyiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtman

Ütopik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşülküsel

Nazir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Örnek

Kelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Foya

Bivefa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız

Ümitvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umutlu

Gerçekleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak, Yapmak

Coşkun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Ateşli, Heyecanlı

Eğretileme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstiare

İstihzalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi

Mukaddema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Evvelce, Önce

Direşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Sebat Etmek, Diriktin, Can, Ruh

Ağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük

Tamtakır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bomboş

Taşaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit

Zamkinos Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak

Restorasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarım, Yenileme

Müessis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu

Vedre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Helke

Servet Sahibi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Zengin

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü