Kabile kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kabile kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Boy, Uyruk, Oymak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Vasıl Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek

Hazine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak

Telemekanik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaktarım

Don kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Külot

Seretan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yengeç

Temaşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Seyir, Temsil, Piyes, Bakma, İzleme, Seyretme

Kaynakça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Kitabiyat, Bibliyografya, Bibliyografi

Kandırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatıcı, Güzel

Meydanca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pist

Toplam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yekûn, Yekün, Mecmu

Yetişmemiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök

Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatmak, Konuşmak, Ayıtmak, İfade Etmek, Haber Vermek, Yazmak, Düzmek, Önceden Bildirmek, Tahmin Etmek, Sipariş etmek, Hatırlatmak, Atmak, Beyan Etmek, Buyurmak, Çekmek, Çıkarmak, Dökmek, Kaydetmek, Lütfetmek

Söz Başı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ön Söz

Vatani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurtsal

Aydınlatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tavzih

Sahtekârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolsuzluk

Terane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Makam, Nağme

Harem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Karı

Gramofon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesyazar, Fonograf

Lezyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranma

Ziyasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık

Salıncak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yellencek

Kesmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiza

Çevirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri, Muhasara, Sarma

İkametgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturulan Yer, Konut

Yüküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Mecburiyet, Mükellefiyet

Yatak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döşek, Denk, Mecra, Şilte

Şaşırtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mucize

Yağılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık

Yapraklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü