Kabir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kabir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sin, Mezar, Gömüt

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İdrak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Algılamak, Anlamak, Erişmek, Kavramak, Ulaşmak

Fazladan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caba

Fevrî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarım Yamalak

Endişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Üzüntü, Tasa, Bulut, Düşünce, Korku, Kuşku

Ritmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Tartımlı

Sorutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek

Bukağılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilek

Önder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başçı, İmam, Lider, Öncü, Rehber, Şef, Yolbaşçı

Zebun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Güçsüz, Âciz, Zayıf, Argın

Antipati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevmezlik, Soğukluk, İticilik, Sevimsizlik

Cemiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dernek, Düğün, Sosyete, Topluluk, Toplum, Kurum

Kasvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Gam, Hüzün, Keder

Çeşm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz

Yerleşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturak, Oturmuş, Mütamekkin, Beledi

Pinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı, Hasis

Bent Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak

Seçilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek

Bekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetçi, Karakolcu, Keşikçi, Nokta

Öğlen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğle

Gravür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazıma Resim

Aynagöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık

Output kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıktı

Suiistifade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suistimal

Teklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kekelemek

Çok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun

Çakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Şimşek

Acayip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Tansı, Tuhaf, Şaşırtıcı, Yadırganan, Yabansı, Şaşılacak, Değişik, Abus, Antika, İbret

Sofi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Gizemselci, Mutasavvıf

Ana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Esas, Anne, Valide, Mader, Aba, Nene, Kaynak, Çıkış Yeri, Kök, Asıl, Velinimet

Yumuşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Hoş, Müsamahakâr, Sessiz, Tatlı, Uysal

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü