Kadife kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kadife kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Muhmel

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Mesuliyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorumlu

Tövbekâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tövbeli

Yürütmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çekmek, Olmak, Uygulamak

Esef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Tasa, Üzüntü, Acınma, Yerinme

Başnazır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan

Korunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak, Sığınmak

Acemilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toyluk

Yanşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Boşboğaz

Anarşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa; Başsızlık, Karışıklık, Düzensizlik

Heyula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaos; Korkunç Hayal

Tapa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç, Tıpa

Lazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçişsiz, Gerek, Gerekli, Lüzumlu

Deşelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Eşelemek, Karıştırmak

Yutak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belum

Fırka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümen; Parti

Dışalım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İthalat

Kit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Macun

Raci Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Dokunmak, İlgilenmek

Husye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Torba

Merhaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salameleyküm, Selam

Ara Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstitrat, Ara Tümce, Ara Cümle

Çarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çene

Takım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem

Dilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstemek, Arzulamak, Arzu Etmek

Federasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik

Okur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kari

Yoksulluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, İhtiyaç, Sefalet, Zaruret

Sınırlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır

Kaldıraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manivela

Zikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Söyleme

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü