Kara Pazar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kara Pazar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Karaborsa

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Belirlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saptamak, Tayin Etmek, Tanımlamak, Sınırlamak, Daraltmak, Muayyen Etmek, Tespit Etmek, Yakalamak

Bakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El değmemiş, Kullanılmamış, İşlenmemiş Toprak, Eskimemiş, Yıpranmamış, Yeni

Çadır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ

Kutsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Mukaddes

Yöneltmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Vermek

Bulunmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıymetli, Nadir

Ali Mektep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekokul

Hesaplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünülmüş, Hesaplanmış, Ölçülü, Tedbirli, Tutumlu, Ucuz, Tasarlanmış

Koşullar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şerait

Egzama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Tuzlu Balgam

İstismar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürme, Yararlanma

Tabankeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekecek

Dünür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünürcü, Kuda, Elçi

İhtiyatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımlı, Sakıngan

Ulaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitişiklik, Bitişikte

İcmal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek

Mademki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Madem

İptida kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin

Çodar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Celep

Başyapıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaheser

Vakit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Çağ, Aralık, Saat, Adar, Devir

Açıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aleniyet, Uzaklık, Mesafe, Aydınlık, Çıplaklık, Genişlik, En, Mesafe, Sarahat, Vuzuh, Duruluk, Ara

Azalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üyelik

Kapamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkamak, Engellemek, Hapsetmek, Örtmek

Âşıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün

Kirlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pislik

Muhasara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abluka, Kuşatma, Sarma, Çevirme

Tabii Afet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal Yıkım, Felaket

Flora kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkey

Münasip Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uymak, Yakışmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü