Kayısı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kayısı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Erik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Tahaşşüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak

Canlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diriltmek, Gayretlendirmek

Teşhir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterme, Sergileme, Dile Düşürme

Kur Kurşuni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koyu Kül Rengi

Yolculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyahat, Gezi, Sefer, Yol

Asparagas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma

Kullanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarruf

Hâllenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek

Türkolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türk Bilimci

Reform kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, İnkılap, Islahat, Düzeltim, Yeğleme

Pisboğaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Obur

Bari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keşke

Açıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aleniyet, Uzaklık, Mesafe, Aydınlık, Çıplaklık, Genişlik, En, Mesafe, Sarahat, Vuzuh, Duruluk, Ara

Arka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri, Art, Peş, Dal, Dayı, Dip, Ense, Torpil, Üst

Ergonomi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbilim, İşlev

Canı Tez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci

Kibir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Böbür, Burun, Gurur, Kasıntı, Büyüklük, Ululuk, Büyüklenme, Onur

Şiar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Düstur, Slogan, Ülkü, Duyuş

Tanrıça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlahe, Umay

Ayazlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğumak, Donmak, Üşümek

Dizin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fihrist

Hummalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıtmalı, Sıkı, Yoğun, Ateşli, Sürekli

Tellal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağırtmaç, Simsar

Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatmak, Konuşmak, Ayıtmak, İfade Etmek, Haber Vermek, Yazmak, Düzmek, Önceden Bildirmek, Tahmin Etmek, Sipariş etmek, Hatırlatmak, Atmak, Beyan Etmek, Buyurmak, Çekmek, Çıkarmak, Dökmek, Kaydetmek, Lütfetmek

Tohum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Nesil, Sülale

Sekretarya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık

Damping kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürüm, İndirim, Ucuzluk

Zarar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ziyan, Mazarrat, Dokunca, Hasar, Hüsran, Zayiat, Eksilme

Yanıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak, Şikayet Etmek, İstika Etmek, Tazallüm Etmek

Başı Dinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü